Bal Böceğime, Sen doğduktan 1 saat sonra teker teker seni kucağımıza aldık. Sıra bana geldiğinde ve sen kucağıma geldiğinde uzun süredir üzerime sinmiş hissizliğim silindi ben sanki gövdesi oyuk kuru ağaçtım ve sen kurumuş dallarımı filizlendirdin. Gözlerimdeki yaşlardan etrafı bulanık görmeye başladığımda kollarımdaki minik ağırlık, yükümü hafiflettin, kalbimi merhametle yıkadın. Şimdi 1 aylık 11 günlükken bile her kucağıma aldığımda seni yüreğimi hafifletiyor üzerimdeki ölü toprağını süpürüyorsun. Tanrı'nın merhametini seninle anlamlandırabiliyorum. Karşılıksız sevgimin bir volkanik dağ patlaması gibi her defasında sana doğru fışkırması, minik ellerinle elimi tuttuğunda kalbimin heyecanlanması, dudak büzdüğünde içimin yanması ağladığında annene telaşla seni uzatmam daha bir çok şey seni bana gönlümce sevdirdi. ben bunları yazmak istedim minik bal böceğim. Sana duydığum onca histen bihaber yaşamanı istemedim. bu hisler tazeyken henüz unutulmamışken seni var olabildiğince çok sevdi
Yorumlar
Yorum Gönder